Kedilerde Hastalık Belirtileri Nelerdir?

Kedilerde hastalık belirtileri nelerdir? Kedinin hasta olup olmadığını nasıl anlarız? Kedilerde enfeksiyon belirtileri nelerdir? Kedilerde en tehlikeli hastalıklar nelerdir? Kedinin enfeksiyon kaptığı nasıl anlaşılır? Kedide sorun olduğu nasıl anlaşılır?

Kediler, zarafetleri, sevecenlikleri ve bağımsız ruh halleriyle birçok insanın hayatına neşe katan evcil hayvanlardır. Ancak bu sevimli dostlarımızın da zaman zaman kedi hastalığı yaşayabileceğini, hasta kedi olarak birtakım belirtiler gösterebileceğini unutmamak gerekir. Pek çok kişi, kedilerin hastalandığını anlamakta zorlanabilir. Çünkü kediler, doğaları gereği acılarını ya da rahatsızlıklarını gizlemeye meyillidir. Bu nedenle, günlük yaşantılarındaki ufak değişiklikleri yakalayabilmek, onları yakından gözlemlemek ve en ufak bir belirtiyi ciddiye almak oldukça önem taşır. Özellikle hasta kedi davranışı ve hasta kedi yatışı gibi ipuçlarını gözden kaçırmamak, kedilerde hastalık semptomlarını erken safhada fark etmemizi sağlar.

Kedilerin hastalık süreçlerini yakından takip etmek, onların yaşam kalitesini yükseltir ve ciddi sağlık sorunlarını erkenden teşhis etme şansı sunar. Bu süreçte

  • beslenme alışkanlığında ani değişimler,
  • su tüketiminin artması veya azalması,
  • uyku düzeninde bozulmalar ya da
  • dışkılama alışkanlığında farklılıklar

gibi detaylar kritik önemdedir. Kedi hastalık belirtileri bazen çok hafif seyrederken bazen de kolaylıkla göz ardı edilemeyecek kadar belirgin olabilir. Fakat çoğu zaman erken teşhis edilen kedilerde hastalık, uygun tedaviyle kısa sürede kontrol altına alınabilir. Bu nedenle, kedinizin fiziksel ve davranışsal değişikliklerini fark etmeniz ve veteriner hekim yardımı almanız, hem sizin hem de minik dostunuzun hayatını büyük ölçüde kolaylaştıracaktır.

Bu yazıda, “Kedilerde Hastalık Belirtileri Nelerdir?” sorusunun cevabını ayrıntılarıyla ele alacağız. Bunun yanı sıra kedilerde enfeksiyon semptomlarından, en tehlikeli hastalık türlerine kadar pek çok konuyu derinlemesine inceleyecek; hasta kedi durumunu anlamanın yollarını maddeler halinde zaman zaman sıralayacağız. Son olarak ta Sahrayicedit Veteriner Kliniği’nin hizmetlerinden bahsederek, kedilerinizin sağlığını korumak adına kliniğimizin sunduğu çözümleri ve olanakları yakından tanımanızı sağlayacağız. Böylece evcil hayvan sahipleri, hangi durumlarda uzman desteğine ihtiyaç duyduğunu tespit edebilecek ve kedisinin sağlığını en iyi şekilde korumaya yönelik adımları atabilecektir.

Acil Tedavi ve Randevu

+90 216 302 6202
+90 543 548 6202

Kedilerde Hastalık Belirtileri Nelerdir?

  • İştahsızlık
  • Aşırı susama
  • Kilo kaybı
  • Aşırı yeme
  • Kusma
  • İshal
  • Enerji kaybı veya halsizlik
  • Tüy dökülmesi veya tüylerin matlaşması
  • Hırıltı veya öksürük
  • Duruş veya yürüyüşte değişiklik
  • Gözlerde sulanma veya kızarıklık
  • Burun akıntısı
  • Ağızda kötü koku
  • İdrar yapmada zorluk veya değişiklik
  • Davranış değişiklikleri (agresiflik, saklanma vb.)

Kedilerin hastalık belirtilerini tespit etmek, çoğu zaman dikkatli bir gözlem gerektirir. Çünkü kediler doğal içgüdüleriyle, kendilerini savunmasız göstermek istemez ve rahatsızlıklarını maskelemeye çalışırlar. Bu yüzden kedilerde hastalık başlangıçta çok belirgin olmayan semptomlarla ortaya çıkabilir. Özellikle davranış değişiklikleri ve fiziksel görünümdeki ufak farklılıklar, hasta kedi davranışı hakkında önemli ipuçları sunar.

Kedinizin genel hareketliliğini ve enerji seviyesini inceleyebilirsiniz. Normalde aktif olan bir kedi, aniden durgunlaştıysa ya da genelde sakin yapılı bir kedi, aşırı huzursuz ve agresif hâle geldiyse ortada bir problem olabilir. Kilo kaybı ya da kilo artışı da yakından izlenmelidir. Özellikle iştah kaybı veya aşırı yeme davranışı, sindirim sistemi bozuklukları veya metabolik problemlerin habercisi olabilir. Buna ek olarak,

  • tüylerde matlaşma,
  • dökülmenin artması,
  • deride kızarıklık veya pullanma

da çeşitli dermatolojik ya da sistemik hastalıkların belirtisi olabilmektedir.

Kedinin davranışsal açıdan gösterdiği işaretlerden bir diğeri de tuvalet alışkanlığındaki değişimlerdir. Normalin dışında sayılabilecek şekilde

  • ishal, kabızlık,
  • idrar yapmada zorlanma veya
  • idrar rengindeki değişimler,

altta yatan bir soruna işaret edebilir. Günlük olarak kum kabını temizlerken bu değişimleri fark etmek nispeten kolaydır.

  • Gözlerden aşırı akıntı gelmesi,
  • sürekli hapşırma,
  • burun akıntısı veya
  • öksürük

gibi durumlar da üst solunum yollarına ait enfeksiyonların ya da alerjilerin belirtisi olabilmektedir.

Hasta kedi yatışı, yani kedinin uyuma pozisyonunda belirgin bir rahatsızlık veya huzursuzluk gözlemlenmesi de dikkate değerdir. Bazı kediler ağrılı bölgelerini korumaya çalışarak yattıklarından dolayı pozisyonlarını sık sık değiştirir ya da uzuvlarını anormal şekillerde tutarlar. Bu gibi durumlar, kas-iskelet sistemi sorunlarını veya iç organ rahatsızlıklarını işaret edebilir.

Kedilerde göz sağlığı da hastalık belirtilerini ele verir. Gözlerde kızarıklık, bulanıklık, göz bebeklerinde anormal genişleme veya daralma, görme bozukluklarının habercisi olabilir. Eğer kediniz gözünü kısarak bakıyor, sürekli kırpışıyor ya da patisiyle gözünü kaşıyorsa, bu durum gözde yabancı cisim, enfeksiyon ya da alerji gibi problemlerin işareti olabilir.

Ağız içi muayene de önemli bir ipucu verir.

  • Nefeste kötü koku,
  • diş etlerinde kızarıklık,
  • diş taşı oluşumu ya da
  • diş kaybı,

diş ve ağız sağlığıyla ilgili aksaklıkları gösterir. Bazen bu belirtiler bir sindirim sistemi ya da böbrek rahatsızlığına da işaret edebileceğinden mutlaka dikkate alınmalıdır. Kedi hastalık belirtileri çok çeşitli şekillerde ortaya çıkabilir. Bu nedenle kedinizdeki değişimleri iyi gözlemlemek ve zaman kaybetmeden veteriner hekime danışmak oldukça önemlidir.

Kedinin Hasta Olup Olmadığını Nasıl Anlarız?

“Kedimin hasta olup olmadığını nasıl anlayabilirim?” sorusu, her evcil hayvan sahibinin zihnini kurcalayan bir konudur. Zira kediler, doğaları gereği sessizliği tercih eder ve çoğu zaman rahatsızlıklarını açıkça belli etmezler. Bu sebeple, hasta kedi belirtilerine hakim olmak ve onları fark etmek, kedi dostunuzun sağlığını korumak açısından kritik önem taşır.

Bir kedinin hasta olup olmadığını anlamanın ilk adımı, onun günlük rutinini ve alışkanlıklarını çok iyi tanımaktır. Kediniz gün içerisinde

  • kaç saat uyur,
  • ne kadar su tüketir,
  • mama tüketme oranı nasıldır,
  • oyun oynama isteğinde bir değişiklik var mıdır

gibi soruların yanıtları, normal davranış kalıplarını ortaya koyar. Bu rutin davranışlarda ani ve uzun süreli bir değişim, altta yatan bir kedi hastalığı işareti olabilir.

Örneğin, genellikle neşeli ve enerjik olan bir kedi, gün boyu uyumaya başlamışsa veya saklanacak yerler arıyorsa, bu davranış değişikliği hasta kedi davranışı olarak değerlendirilebilir. Aynı şekilde, kedinizin mamasına ilgi göstermemesi ya da su tüketiminin ani biçimde artması, diyabet ve böbrek rahatsızlığı gibi problemlerle ilişkili olabilir. Ağlama veya inleme sesi benzeri mırıltılar da ağrı çektiğinin göstergesi olabilir. Özellikle kum kabında uzun süre durup ıkınma, idrar yapamama veya dışkılamada aşırı zorlanma gibi durumlar, acil müdahale gerektirebilecek hastalıklara işaret edebilir.

Kedinin gözlemlerine ek olarak, genel fiziksel muayenesi de çok önemlidir. Tüyleri tararken

  • ciltteki kızarıklıklar,
  • şişlikler,
  • yara izleri veya
  • parazit belirtisi

olabilecek noktalar varsa bunlar not edilmelidir. Ağız bölgesinde fark edilebilecek şişlikler, yaralar veya diş etlerinde şiddetli kızarıklık da kedinin ağrı çektiğinin işareti olabilir. Vücut ısısı kontrolü de önemlidir. Kedilerde normal vücut ısısı genellikle 38-39 derece civarındadır. Daha yüksek veya düşük değerler, bir sağlık sorunu olduğunu gösterir.

Elbette tüm bu belirtiler, kesin bir hastalık tanısı koymak için yeterli değildir. Ancak kedinizde olağan dışı bir davranış veya fiziksel belirti gözlemlediğinizde, mutlaka vakit kaybetmeden veteriner hekime danışmanız gerekir. Uzman muayenesi ve gerekli tetkiklerle kedi hastalığı erken evrede teşhis edilebilir ve tedavi süreci hızlıca başlatılabilir. Yapılabilecek erken müdahaleler, kedinizin genel sağlığını korumakla kalmaz, aynı zamanda ciddi komplikasyonların önüne geçer.

Bazı durumlarda kedinin ruh hâli de hastalık belirtileri yönünde sinyaller verebilir. Normalde sizinle vakit geçirmekten keyif alan kedi, aniden saldırganlık gösterebilir veya tamamen ilgisizleşebilir. Hasta kedi yatışı da bu durumun bir parçasıdır. Eğer kedi, sürekli kıvrılıp yatıyor ve kalkmak istemiyorsa, enerjisi düşmüş olabilir. Tüm bu belirtileri gözlemlediğinizde, kedinizi daha yakından incelemeniz ve bir uzmana danışmanız en doğru yaklaşım olacaktır.

Kedilerde Enfeksiyon Belirtileri Nelerdir?

Kedilerde enfeksiyonlar, hem kedilerde hastalık süreçlerini ciddi boyutlara taşıyabilen hem de bazen oldukça sinsi ilerleyen sağlık sorunları arasında yer alır. Kedilerde enfeksiyon belirtileri her zaman net bir şekilde ortaya çıkmaz, ancak dikkate değer bazı semptomlar vardır ve bunları erkenden yakalamak, enfeksiyonun yayılmasını veya kronik hale gelmesini önlemeye yardımcı olur.

Enfeksiyonlar çoğunlukla virüsler, bakteriler veya parazitler aracılığıyla gelişir. Örneğin, üst solunum yolu enfeksiyonlarında sıkça karşılaşılan hapşırma, burun akıntısı, gözlerde sulanma ve bazen öksürük, kedinin bağışıklık sisteminin zayıfladığı ve mikroorganizmaların vücutta çoğaldığı anlamına gelebilir. Eğer kediniz bu belirtilerle birlikte iştahsızlık ve halsizlik de gösteriyorsa, vakit kaybetmeden bir veteriner hekime başvurmak önemlidir.

Deri enfeksiyonları ise özellikle kaşıntı, pullanma, tüy dökülmesi ve kızarıklık şeklinde kendini belli eder. Kediniz sık sık kendini kaşıyor, derisinde minik kabuklar veya kepek gibi döküntüler varsa, bir mantar enfeksiyonu ya da bakteriyel sorun söz konusu olabilir. Bu tür deri hastalıkları, diğer hayvanlara ve hatta insanlara bile bulaşabilen nitelikte olabileceğinden, çok dikkatli davranmak gerekir.

Kedinin enfeksiyon kaptığı nasıl anlaşılır? sorusuna verilebilecek bir diğer cevap da kedinin ateşinin yükselmesidir. Özellikle kulakların ve patilerin normalden daha sıcak olması, genel vücut ısısının yükseldiğinin sinyali olabilir. Bunun yanı sıra, kedinin vücut dilinde belirgin bir huzursuzluk, saklanma isteği veya dokunulduğunda ağrı tepkisi vermesi de sık rastlanan durumlardandır. Bazı bakteriyel enfeksiyonlar bağırsakları etkileyerek ishal, kusma ve karın ağrısına sebep olur. Bu belirtileri özellikle dışkının renginde ve kokusunda normal dışı bir değişimle birlikte gözlemlemek mümkündür.

Dış parazitlerden kaynaklanan enfeksiyonlar, kulak akarları veya pireler sebebiyle kulak içinde aşırı kaşıntı, kulağı sürekli sallama, ciltte tahriş ve tüy dökülmesi gibi belirtiler yaratabilir. Eğer kedinizin kulak kepçesinde siyah veya koyu kahverengi akıntılar görüyorsanız, bu kulak akarlarının işareti olabilir. Bu durumda hem kedinizi hem de yaşadığı ortamı düzenli şekilde temizlemek, veteriner hekimin önereceği damla veya ilaçları kullanmak şarttır.

Bazı viral enfeksiyonlar ise çok daha ciddi seyreder. Özellikle Feline Immunodeficiency Virus (FIV) ve Feline Leukemia Virus (FeLV) gibi hastalıklar, kedinin bağışıklık sistemini zayıflatarak farklı enfeksiyonlara açık hale getirir.

  • Aşırı zayıflama,
  • sürekli diş eti iltihabı,
  • iyileşmeyen yaralar ve
  • kronik üst solunum yolu sorunları

gibi belirtilerle kendini gösterebilir. Kedinizde bu tip uzun soluklu veya ağır enfeksiyon belirtileri gözlemliyorsanız, hızlıca veteriner desteği almanız gerekir.

Kedilerde enfeksiyon belirtileri oldukça çeşitli olabilir ve kedinizin normal davranış biçiminden farklılaştığını gözlemlediğiniz her an önemli bir işarettir. Tedavinin başarısı açısından erken teşhis büyük önem taşır. Bu nedenle, evcil hayvan sahipleri kedilerini düzenli olarak muayene ettirmeli ve herhangi bir şüpheli durum oluştuğunda gecikmeden veteriner kliniğine başvurmalıdır.

Kedilerde En Tehlikeli Hastalıklar Nelerdir?

Kediler, birçok farklı mikroorganizmanın ve çevresel etkenin tehdidi altındadır. Bu tehditler arasında en tehlikeli olanlar, kedinin genel sağlığını ciddi ölçüde zayıflatan ve bazen ölümcül seyreden hastalıklardır. Bu hastalıklar, zamanında teşhis ve tedavi edilmediği takdirde kedi hastalığı sürecini çok daha karmaşık hale getirebilir.

Feline Panleukopenia (Kedi Gençlik Hastalığı) kedilerde en ciddi enfeksiyon hastalıklarından biridir. Parvovirüs adı verilen etken, hızla yayılarak bağışıklık sistemini çökertir ve sindirim sistemi başta olmak üzere pek çok organa zarar verir. İshal, kusma, yüksek ateş, iştahsızlık ve halsizlik gibi belirtilerle kendini gösteren bu hastalık, özellikle aşılanmamış yavru kediler için hayati risk taşır.

Bir diğer tehlikeli hastalık Feline Coronavirus (FCoV) enfeksiyonu olup, özellikle Feline Infectious Peritonitis (FIP) şeklinde seyredebilir. FIP, “kuru” ve “ıslak” olarak iki formda görülebilir; karın boşluğunda veya göğüs boşluğunda sıvı toplanmasına, organlarda lezyonlara ve çeşitli sistemik problemlere yol açar. Başlangıçta hafif belirtiler gösterse de ilerleyen dönemlerde hızla kötüleşerek kedinin yaşam kalitesini düşürür.

Feline Leukemia Virus (FeLV) de kedilerde en yaygın görülen viral hastalıklardan biridir. Bağışıklık sistemini zayıflatır, anemiye sebep olabilir ve kedinin diğer enfeksiyonlara karşı direncini önemli ölçüde azaltır. Bununla birlikte, FeLV taşıyıcı kedilerin büyük kısmı uzun süre belirti göstermeyebilir, bu da hastalığın yayılma riskini artırır. Yavaş ilerleyen bu hastalıkta ağız yaraları, diş eti iltihapları, sık enfeksiyon geçirme ve kilo kaybı gibi semptomlar dikkati çeker.

Feline Immunodeficiency Virus (FIV) ise kedilerin bağışıklık sistemini etkileyen bir diğer önemli virüstür. FIV, insanlardaki HIV virüsüne benzer şekilde çalışır. Hastalık çoğu zaman uzun bir kuluçka dönemiyle başlar ve kedinin bağışıklığı zayıfladıkça fırsatçı enfeksiyonlar ortaya çıkar. Diş eti iltihapları, cilt enfeksiyonları ve solunum yolu problemleri gibi tekrar eden rahatsızlıklar, FIV’nin ileri safhalarında daha sık görülür.

Bu viral hastalıkların yanı sıra, kedilerde hastalık kategorisinde ölümcül seyredebilen diğer sorunların başında böbrek yetmezliği, kalp hastalıkları ve kanser türleri gelir. Kalp rahatsızlıkları genellikle nefes darlığı, çabuk yorulma ve öksürük belirtileriyle ortaya çıkabilirken, böbrek yetmezliği olan kedilerde su tüketiminde artış, aşırı idrara çıkma, iştahsızlık ve kilo kaybı sık gözlemlenir.

Tüm bu hastalıklar arasında ortak nokta, erken teşhisin kedinin yaşam süresini ve kalitesini ciddi ölçüde etkilemesidir. Düzenli veteriner kontrolleri, aşı takvimine uyum ve doğru beslenme alışkanlıkları, kedilerin bu tehlikeli hastalıklardan korunmasında büyük rol oynar. Özellikle aşı ve koruyucu tedbirler, çok sayıda viral enfeksiyona karşı koruma sağlar. Örneğin, hasta kedi durumunun önüne geçmek adına yavru kediler için düzenli aşılamanın ihmal edilmemesi gerekir. Kedilerin güçlü bir bağışıklık sistemine sahip olması, onları ölümcül hastalıklara karşı bir adım önde tutar.

Evcil Hayvan Sahipleri Hangi Durumlarda Veterinere İhtiyaç Duyarlar?

Evcil hayvan sahipleri, kedilerinin günlük davranış ve fiziksel görünümüne dair birçok detayın farkındadır. Ancak hangi durumda veteriner hekim müdahalesinin şart olduğunu bilmek, bazen kafa karışıklığı yaratabilir. İhmalkâr yaklaşımlar, hasta kedi durumunun ilerlemesine ve ciddi sonuçlara neden olabilir. Bu nedenle, belirtileri doğru yorumlayabilmek ve doğru zamanda profesyonel destek almak, kedinin sağlığı açısından son derece önemlidir.

Öncelikle, kedinin kedi hastalık belirtileri gösterip göstermediğini iyi gözlemlemek gerekir. Aniden başlayan ve uzun süren iştahsızlık, su tüketiminde bariz azalma veya artma, bir iki gün geçmesine rağmen düzelmeyen kusma ya da ishal, mutlaka veteriner muayenesini gerektirir. Aynı şekilde, solunum güçlüğü, yüksek ateş, sürekli göz veya burun akıntısı gibi bulgular, enfeksiyon riskini düşündürür ve gecikmeden tedavi edilmesi gerekir.

Hasta kedi davranışı olarak niteleyebileceğimiz durumlardan bazıları şunlardır:

  • Sürekli saklanma veya agresiflik göstermeye başlama
  • Hareketlerinde bariz yavaşlama, halsizlik veya isteksizlik
  • Sesli yakınma, inleme veya miyavlama şeklinin farklılaşması
  • Kuma gitme sıklığının artması ya da tamamen durması
  • Dışkıda veya idrarda gözle görülür kan, renk veya koku değişikliği

Benzer şekilde, travma veya kaza geçiren kedilerin durumu da çok acildir. Yüksekten düşme, araba çarpması gibi olaylardan hemen sonra veteriner kontrolü, iç kanama ya da kırık gibi sorunların erken saptanmasını sağlayabilir. Bu tip durumlarda kedinizin dıştan görünürde sağlıklı olması sizi yanıltmamalıdır, çünkü iç yaralanmalar bazen geç fark edilebilir.

Bir başka önemli konu da rutin sağlık kontrolleridir. Kediniz belirgin bir şikayet göstermese bile, yılda en az bir kez genel muayeneden geçmesi önemlidir. Bu sayede diş sağlığı, tüy ve deri kontrolü, aşıları ve parazit tedavileri gibi konular düzenli olarak takip edilebilir. Özellikle yaşlı kediler için bu kontrollerin sıklığı artırılmalıdır. Çünkü ilerleyen yaşla birlikte böbrek hastalığı, kalp problemleri gibi kronik rahatsızlıklar daha sık ortaya çıkar.

Bunların yanı sıra, kedinizde ani kilo kaybı veya kilo artışı, normalden fazla tüy dökülmesi, ciltte aniden beliren şişlik ya da yara gibi durumlarda da vakit kaybetmeden veteriner hekime başvurulması gerekir. Tüm bu belirtiler, altta yatan farklı hastalıkların habercisi olabilir ve tedavi edilmediği takdirde kronik ya da geri dönüşü olmayan hasarlarla sonuçlanabilir.

Evcil hayvan sahiplerinin önceliği, kedilerindeki olağan dışı her tür değişime karşı dikkatli olmak ve bu değişikliklerin bir-iki gün içinde kendiliğinden düzelmemesi durumunda mutlaka profesyonel yardım almaktır. Erken müdahale, hem tedavi sürecini kısaltır hem de kedinin yaşam kalitesini korur. Ayrıca düzenli veteriner kontrollerini aksatmamak, kedilerde hastalık riskini azaltarak onların daha mutlu ve sağlıklı bir yaşam sürmesini sağlar.

Sahrayicedit Ataşehir Kadıköy Veteriner Kliniği

Sahrayicedit Veteriner Kliniği, kedinizin ve diğer evcil dostlarınızın sağlığını korumak ve onların ihtiyaç duyduğu her türlü tıbbi hizmeti sunmak amacıyla kurulmuş, modern ekipmanlarla donatılmış bir kliniktir. Kliniğimizde, alanında uzman veteriner hekimlerden oluşan ekibimiz, kedilerinizin tüm sağlık gereksinimlerini en üst düzeyde karşılamayı hedefler. Özellikle kedi hastalığı gibi spesifik alanlarda deneyimli olan hekimlerimiz, minik dostunuzda fark ettiğiniz her türlü belirtileri detaylı olarak inceleyerek, vakit kaybetmeden doğru tanı ve tedaviyi uygular.

Hizmet anlayışımız, sadece hastalık anında başvurulan bir klinik olmaktan öteye geçer. Koruyucu Hekimlik prensibini benimseyerek, hastalıkların oluşmadan önlenmesi için

  • düzenli kontroller,
  • aşı programları ve
  • beslenme danışmanlığı

gibi hizmetler sunarız. Bu yaklaşım sayesinde, kedilerde hastalık belirtileri ortaya çıkmadan önce risk faktörlerini tespit edebilir ve erken dönemde önlemler alabilirsiniz.

Kliniğimiz bünyesinde bulunan Laboratuvar Hizmetleri sayesinde, kan tahlillerinden idrar testlerine kadar pek çok tetkiki hızlı bir şekilde gerçekleştiriyoruz. Böylece tanı sürecini en kısa sürede tamamlayarak, gecikme olmaksızın tedaviye başlayabiliyoruz. Eğer acil bir durum söz konusuysa, Acil Tedavi ekibimiz, 7/24 hizmet vererek zamanın çok önemli olduğu durumlarda kedinizin hayati fonksiyonlarını korumaya odaklanır.

Yalnızca dahili hastalıklarda değil, aynı zamanda Cerrahi alanında da geniş kapsamlı operasyonlar gerçekleştirebiliyoruz. Deneyimli veteriner cerrahlarımız, gerekli durumlarda ileri teknolojik cihazlar eşliğinde operasyonlar yaparak, kedilerinizin ameliyat sürecini en konforlu şekilde geçirmelerini sağlar. Ameliyat sonrasında ise sıkı bir takiple iyileşme sürecine destek olur ve kedinizin en kısa zamanda sağlığına kavuşmasına yardımcı oluruz.

Kliniğimizde Kedi ve Köpeklerde Ağız ve Diş Sağlığı da büyük önem taşır. Çünkü ağız ve diş sağlığı, genel vücut sağlığını yakından etkiler.

  • Diş eti iltihapları,
  • diş taşları veya
  • diş kaybı

gibi sorunlar, kedilerinizde ciddi rahatsızlıklara yol açabileceği gibi daha büyük sistemik hastalıklara da zemin hazırlayabilir. Ekibimiz, düzenli diş kontrolleri, temizlik ve gerekli görüldüğünde tedavi prosedürleri ile bu risklerin önüne geçer.

Dahiliye birimimizde ise

  • böbrek,
  • karaciğer,
  • sindirim sistemi ve
  • solunum yolu

gibi iç organlarla ilgili rahatsızlıkların teşhis ve tedavisi yapılır. Kedinizin kronik hastalıkları için takip programları oluşturulur, beslenme ve ilaç tedavileri özenle planlanır. Her hasta kedi için ayrı bir tedavi protokolü belirlenerek, en etkili sonuca ulaşmak hedeflenir.

Kliniğimiz hakkında daha fazla bilgi edinmek isterseniz, Kliniğimizden Görüntüler bağlantısına göz atabilir ve donanımımız ile ortamımız hakkında fikir sahibi olabilirsiniz. Sahrayicedit Veteriner Kliniği olarak biz, kedilerinizin sağlığı için yüksek standartlarda hizmet sunuyor; tıbbi bilgimizi sevgi ve şefkatle harmanlayarak onlara hak ettikleri özeni gösteriyoruz. İster hasta kedi semptomları ile ilgili acil bir durum olsun, ister koruyucu hekimlik amaçlı rutin bir muayene olsun, her koşulda yanınızda yer alıyoruz.

Kedilerinizin sağlığı ve mutluluğu, sizin de yaşam kalitenizi doğrudan etkiler. Uzman ekibimizle iletişime geçerek, kediniz için en uygun bakım ve tedavi hizmetlerine ulaşabilir; böylece kedi dostunuzun hayatını güvence altına alabilirsiniz. Sahrayicedit Veteriner Kliniği olarak önceliğimiz, her zaman minik dostlarımızın sağlığı ve sizin iç huzurunuzdur. İhtiyaç duyduğunuz her anda bizimle irtibata geçmekten çekinmeyin; kedinizin sağlığı için tüm uzmanlığımızı ve sevgimizi sunmaya hazırız.

Detaylı bilgi almak ve profesyonel destek için Veteriner Kadıköy veya Veteriner Ataşehir hizmetlerine başvurabilirsiniz.

Acil Tedavi ve Randevu için

+90 216 302 6202
+90 543 548 6202

telefon numaralarından bizlere ulaşabilirsiniz.

Tags: